Kahve, kokusuyla davetkar ve her zaman konuksever bir enerjiye sahiptir. Doğasında sosyalliği barındırır. Peki bu kadar dışa dönük bir içecek içe dönüşün, hayali yolculukların temsilcisi olan kitapla nasıl mükemmel bir uyum yakalayabiliyor? Zıt kutupların birbirini çekmesi, kahve kitap ikilisinde de kendini gösteriyor. Zihni dinginleştiren ve daha da işler hale getiren kitap okuma eylemi, kahvenin müthiş lezzetli aromasının bilinçaltına sunduğu rahatlatıcı algı ile bir araya geldiğinde tadına doyum olmayan bir ikili ortaya çıkıyor. Belleğin en lezzetli bileşeni de kitap ve kahve olarak şekilleniyor.

Kitap okumak kuşkusuz ruhumuzu ve zihnimizi dinginleştiren bir eylem. Bu nedenle tatile en çok yakışan aktivitenin kitap okumak olması tesadüfi değil. Kahve ise sadece sabahları bedenimizi uyandırmıyor aynı zamanda içindeki kafein zihinsel performans, uyanıklık dahil olmak üzere bilişsel işlevlerimizi geliştirip genel konsantrasyon seviyemizi de yükseltiyor. Kitap okurken en sık ihtiyaç duyduğumuz içecek de bu yüzden kahve oluyor. Okuma eyleminin getirdiği dinginliği uzunca bir süre yaşayabilmek için kafeinin gücünden faydalanıyoruz. Kahvenin muazzam ve lezzetli aroması sayesinde bilinçaltımızda rahatlatıcı bir algı oluşuyor. Bu sayede bir kitabı elimize aldığımızda istemsizce diğer elimizde de kahve kupasını istiyoruz. Kitap okuma tutkusu olan, okuma alışkanlığını bir yaşam tarzı haline getiren insanlar boşuna kahve tiryakisi olmuyorlar.

Aslında sadece edebiyatın değil tüm sanat kollarının keyif ve lezzet ile kesiştiği noktada kahve kokusunu duyuyoruz. Honoré de Balzac, kahvenin bir yudumu için methiyelerini eksik etmedi. J. Sebastian Bach, uğruna besteler yaptı. Ressam Ali Rıza Bey için kahve kokusu bir ilham kaynağı idi. Günümüzde ise sanatı çağrıştıran dokulara baktığımızda en başta kitap ve kahve ikilisinin farklı açılardan çekilmiş birçok fotoğrafı ile karşılaşıyoruz. Son yıllarda bu ikilinin gücünden yararlanan kendine has mekanlar kitapseverler tarafından hiç boş bırakılmıyor. Sakin bir ortam ve kahve kokusunun bütünleşmesi kitapseverlerin saatlerce aynı yerde kitap okumalarını sağlıyor. Böylelikle kahvenin cezbedici kokusu ile kitapların büyülü dünyası muhteşem bir harmoni oluşturuyor.

Bu kendine has mekanlardan biri de kendini “kitap ve kahvenin buluştuğu köşe” olarak tanımlayan Minoa. İnsanda kitapçı dediğin böyle olur hissini uyandıran Minoa, kahve ve kitap ikilisi için tam hayallerimizdeki yer. Kahvenin renkli durağı olan Casi Paped’in el yapımı porselenlerini artık Minoa’da bulabilirsiniz. Bizim gibi kahve tiryakisi olan bir marka için kitaplar, kesinlikle olmak istediğimiz yer. Bizce rengini belli eden porselenlerimiz rengini belli eden, özgün hikayelere çok yakışıyor.